
Gitmek. Erken ya da geç olmadan. Bir soru sormadan ya da bir cevap beklemeden. Gitmek buradan. Biraz ya da çok uzaklara gitmek. Sadece gitmek bir nefes daha fazlası için. Arkana dönüp bakmadan,seni uzaklaştıranın ne olduğunu bilmeden gitmek. Bir daha geri dönmeyecekmiş gibi gitmek. Çekip gitmek elindeki o küçük bavulla ve cebine sıkıştırdığın anılarınla. Sonbaharda gitmek. Rüzgâr eserken, bir yaprak parçası gidişinin ilk adımına eşlik ederken gitmek. Martıların yine sana onu hatırlatıp hatırlatmayacağını bilmeden gitmek. Küçük parçalar halinde martılara attığın simidin susamları eline düşerken aklına yine gelecek mi? Bunu bilmeden gitmek. Deniz yosununun kokusunda onu bulacak mısın yine? Mavisinde gözlerini görebilecek misin? Rüzgârda onun dokunuşlarını hissedebilecek misin? Gözlerini kapadığında aklına gelecek mi yine? Sevecek misin onu her şeye rağmen? Unutacak mısın yoksa onu da bir gün unuttuğun herkes gibi? O da sadece biri olabilecek mi senin için? Bilmemek hiçbirini. Hızlı adımlarla gitmek. Koşarcasına ondan uzaklaşmak. Kurtulmak gibi. Kimden, neyden, neden bilmeden? Gitmek hiçbir soru ya da cevabı umursamadan. Şartlanmışçasına gitmek. Onun seni artık bulamayacağına emin olduğun bir köşede durup dinlenmek. Derin bir nefes almak eski bavulun ellerinden kayarken. Koca bir özlemin daha ilk adımlarda içini kaplamasına izin vermek. Vazgeçmeyi düşünmek bir an. Kendine engel olamadan, ne kadar aptalca olduğunu bilerek yine de düşünmek son bir kez. Vazgeçmek vazgeçmekten. Devam etmek gitmeye. Denize ulaşana kadar. Ona baktığında kendini görene kadar. Ulaşmak denize. Son kez bakmak ona. Ne kadar da net her şey buradan.Küçük bir damla yaş bile kaçmıyor denizin gözünden.O eski bavul nerede şimdi?Hani o bütün gitmeleri bilen iki şeyden biri. Kahverenkli ve metal saplı olan. Her tuttuğunda içini ürperten o bavul. Elinde, sağ elinde. Bırak onu denize ve kurtul her şeyden. Bırak, kurtul ve kaç. Atmak o eski kahverengi bavulu denize ve o yavaş yavaş kaybolurken gitmek. Son bir bakışı esirgeyerek. Son kez gitmek. Gitmek, bazen geri dönebilmek için...
24.04.2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder